"İNSAN" ROLÜ
Her
yerde sansürlense, her yerden ambargo yese -mazeretimiz yok- sosyal
medyada oluşturulan"hashtag/etiket"lere, e-postalarımıza iliştirilmiş
fotoğraflarla GÖZÜMÜZÜN ÖNÜNDE;
"Halep
ölüyor!"
"Halep'te
insanlık ölüyor!"
Ama...
Hadi
diyelim bugün kaçtık ve hıçkırıklarına kulaklarımızı tıkadık... Yarın
kaçtık ve çığlıklarını duymamayı başardık... Öbür gün kaçtık ve kiminin
bombardımanlar sırasında, kiminin yağmaya direnirken, kiminin de açlıktan
öldüğünü yok saydık...
Ya,
uzaktan bir savaş filmi platosuymuş gibi görünen o harap sokakların arasından
yanmış, morarmış, çürümüş insan etlerinin kokusu yayılmaya başladığında buram
buram;
Fizan
değil ki Halep, burnumuzun dibi...
Sinmeyecek
mi sanıyorsunuz üzerinize/üzerimize; bombalanan bina enkazlarının altında
kalmış, kocaman beton blokların arasına sıkışmış, cansız bedenleri babalarının
kucağında kaskatı kesilmiş/sanki maket gibi, yaralarının acısından göğü yırta
yırta ağlayan, korkudan donmuş bakışlı çocukların vebali.
HALEP ÖLÜYOR!..
"Keşke
konuşunca Halep kurtulsa" diye bir not düşmüş arkadaşım dün; ve keşke
yazınca da...
En
az "durumu yakından takip ettiklerini" bildiren birkaç
kurumun duyarlılığı, -Allah dua yollarını kapatmış, gönül yakarışlarını
duymuyormuş gibi- twitterden yazılı olarak iletilen "Allah'ım
yardımını esirgeme" mesajları kadar işe yaramaz bu satırlar da...
Kendimizi,
kendimize aklamaya çalışıyoruz güya;
"Bak
ben insanım, insanlıktan çıkmadım -henüz-"
Hepsi
bu!
***
En
çok da ümmetçilikle zinhar kesişemeyecek Turan'a hangi yoldan, nasıl
bağlandıkları muallak iktidar yanlısı/yandaşlarının hesaplarında görüyorum;
En
dehşetengiz katliam fotoğraflarının üzerine "Bu çocukların ahı sizi
boğar" yazıyorlar, en karanlık harflerle.
Kimi
boğar?
Sadece
Putin'i mi?
Ya
ABD'yi?
Halep'teki
Türkmen mahallelerine paçavrasını diken, Türkmenlerin kalan birkaç yudum
suyuyla, birkaç lokma ekmeğini de yağmalayan PYD/PKK'yı boğar...
Da...
Bu
katillere "tek kurşun atmamaya" razı olanları?
Onları
boğmaz mı?
***
Bu
riyakarlığa dağ dayanmaz Halep'te evsiz, hastanesiz, fırınsız, savunmasız
celladını bekleyen çocuklar nasıl dayansın!
Hiçbir
kahramanlık tiradı kurtarmayacak onları; ölecekler.
Ve
hamiliklerine soyunan hiç kimse, hiçbir ülke değil, Halepli bir babanın ölmüş
evladına sarılmış ağlarken dediği gibi bir gün "Allah alacak
intikamlarını"; en nihayetinde Ahiret var!
Gerisi
milletlerin dramlarını menfaatlerine erişim basmağı yapanların filmi-fırıldağı.
***
Biz
seninle neden hiçbir zaman aynı yolda yürüyemeyiz biliyor musun; sen Halep'te
katledilenlere sadece"ümmetin çocukları" diye yanıyorsun -sahiden
yanıyorsan-, ben "çocuklar" diye... Çakalların
dansında ezilen çocuklar...
***
Görünmez
ölü çocuklar
Ölmüş
bir babanın cebinden çıkan "sizde varsa çocuklarıma pirinç, un
verin" notu...
En
küçüğü birkaç günlük en büyüğü birkaç aylık 6 yaralı bebeğin aynı sedyenin
üzerinde hiç gelmeyecek doktorlarını bekleyişi...
Böyle,
zulümlerden zulüm beğenin der gibi sıralanan Halep fotoğraflarından biriydi;
pembe hırkalı çocuk cesedi! Pembe hırkanın üzerinde kocaman bir resim: Hello
Kitty!
Savaş
tarihinin en zalim bombardımanlarından ikisine maruz kalan Japonlar, bu sevimli
kahramanı yaratırken, bir gün, dünyanın başka bir coğrafyasında aynı katilin
hırsları uğruna bombalanan bir Türkmen çocuğunun "kefen süsü"
olabileceğini bir saniye bile geçirmiş midirler acaba akıllarından!
Sadako
ve bir, üç, beş, yedi hatta daha yaşsız kız çocukları Hiroşima'da öleli 71 sene
geçti ama değişmedi dünyanın düzeni;
Kapımızı
çalıyorlar ama
Görünmüyor
ölü çocuklar!
***
Kış
halleri...
Merak
ediyorum;
Meteorolojinin
günlerdir yaptığı bütün uyarılara rağmen bugün/yarın kaç kişi kar/yağmur baskın
yapmış, aniden yakalamış gibi hazırlıksız yollarda kalıp sonra da kendinden
başka herkesi suçlayacak acaba?
BOP'tan
geçiş yapanlar mevzuyu tam olarak kavrayamamış olabilirler; Halep de
"Turan"a dahil!